Free Porn
xbporn

buy twitter followers
uk escorts escort
liverpool escort
buy instagram followers

İslam Dininde Ahlak

İslam ahlâkı Kuran-ı Kerîm’e dayanır. Yani her yönüyle Allah tarafından vahiy yoluyla belirlenmiş bir davranışlar sistemidir.

İslam dininin en son peygamberi ve kıyamete kadar gelecek insanlara yol gösterici olarak gönderilen kişi Kuran-ı Kerim’de şu şekilde nitelenmiştir: “Sen elbette üstün bir ahlâka sahipsin.[1] Bu ayet göstermektedir ki Hz. Muhammed’i (sav)takip eden Müslümanların her birinin en temelde ahlaklı insan olma ödevleri vardır. Nitekim Hz. Muhammed (sav) kendisinin iyi ve güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildiğini ifade etmiştir.[2]

İslam dininde iman bakımından en üstün olmanın işareti, ahlaki açıdan en yüksek seviyede bulunmak ile ölçülmektedir.[3] İslâm ahlâkının en belirgin yönleri, “hasbîlik” yani hiçbir çıkar kaygısı olmadan sırf Allah rızasını gözetmek ve “ihsan” yani kendisi Allah’ı görmese de her an Allah’ın onu gördüğünün bilincinde olmak ve ona göre davranmaktır: “Onlar, kendileri (yemek) istedikleri halde yiyeceği yoksula, yetime ve esire ikram ederler. (Ve şöyle derler:) “Biz sizi Allah rızâsı için doyuruyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz.”[4]

Allah’a karşı bir sorumluluk duygusu taşımak İslam ahlakının bir diğer özelliğidir. Allah’tan korkmak[5], onun emirlerine saygı göstermek[6] ve bu emirleri asla aksatmaksızın yerine getirmek, yasakladığı her şeyden kaçınmak[7] İslâm ahlâkının temel ve ilk prensipleridir. Diğer prensipler de Müslümanın diğer yaratılanlara karşı son derece merhamet, adalet ve şefkatle davranması, zayıf ve muhtaç olanlarına yardım etmesi[8], ana ve babaya saygılı olması ve onların gönüllerini kazanmaya çalışması[9], söz verdiği zaman bunu tutması, yalan söylememesi[10], hile ve aldatmaktan uzak durması[11], kin tutmayıp affedici olması[12], diğer insanların hatalarını onları kırmadan ifade etmesi ve yeri geldiği zaman utanmaması için bu hataları örtmesi[13], temizliğe dikkat etmesi[14], insanlarla iletişiminde nezaketi esas alması[15], sorumlu olduğu şeylerle en güzel şekilde ilgilenmesi[16] gibi meselelerdir.

Sonuç olarak İslam’da ahlâk ve iman arasında sıkı bir ilişki vardır. Çünkü Allah topluluklar içinde iyiliği yayan ve kötülükle mücadele eden grupların olmasını emretmiştir.[17] Nitekim Allah, “Rabbimiz Allah’tır.” deyip de dosdoğru olanları cennetle müjdelemiştir.[18]


[1] Kalem, 4.
[2] İbn Hanbel, II, 381.
[3] Ebû Dâvûd, Sünnet, 15.
[4] İnsan, 8- 9.
[5] İnsan, 10.
[6] Bakara 83.
[7] Enam, 153.
[8] Bakara, 215.
[9] Lokman, 14.
[10] “Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, emin görüldüğü zaman/kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder, söz verdiğinde ise sözünden cayar.” Buhari, İman, 24.
[11] “Ölçüyü tam yapın, eksiltenlerden olmayın, doğru terazi ile tartın. İnsanların hakkını azaltmayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.” Şuara, 181- 183.
[12] “Merhamet etmeyen kimseye merhamet olunmaz.” Buhari, Edep 18.
[13] “Kim, dünyada Müslüman kardeşinin ayıbını örterse, Allah da onun ayıbını ahirette gizleyip kapatır.” Müslim, Birr, 58, 72.
[14] “Temizlik imanın yarısıdır.” Müslim, Taharet, 1.
[15] “Allah’a çağıran, dine ve dünyaya yararlı iş yapan ve “Ben Müslümanlardanım” diyenden daha güzel sözlü kim vardır?” Fussilet, 33.
[16]“Allah, her işte ihsanı (güzel davranmayı) emretmiştir.” Müslim, Sayd ve Zebaih, 57.
[17] Ali İmran, 104.
[18] Fussilet, 30.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz